Denizin Derinliklerinden – Oxenfree

Elimizde ilginç bir oyun var aslında. Kesinlikle komplike, zor bir oyun değil hatta şunu söyleyebilirim büyük ihtimalle oynadığınız en basit oyunlar listesinde ilk üçe rahat girer. Peki bu özgüven nereden geliyor? Çünkü Oxenfree neredeyse sadece konuşmak üzerine. Öncelikle şunu belirteyim eğer bu oyunu oynamak istiyorsanız, daha doğrusu oyundan zevk almak istiyorsanız kesinlikle iyi bir İngilizce bilgisi şart çünkü oyun tamamen dialoglardan oluşuyor.

 

Dostluk Bağları

oxenfree in game

Oxenfree’nin konusuna gelecek olursak, 5 liseli arkadaş dönem bitiminin şerefine zamanında askeri üs kurulmuş şimdilerdeyse adada tek bir kişinin yaşadığı pek turistik olmayan bir adaya kutlama yapmaya gidiyorlar. Sırf bu 5’liden ve girişten bile bir bakıma ucuz amerikan filmi senaryosuna başladığınız hissiyle başlıyorsunuz olaya. Velhasıl kelam ada aslında sandığımız kadar masum değil, bir mağaraya girip orada yediğimiz bir halt yüzünden bir şeyler oluyor ve o şeyler oyun boyunca bizim başımıza çok şeyler getiriyor. Tabii ki olay bu değil ama kimse bir inceleme yazısında spoiler yemek istemez diye tahmin ediyorum. Ancak dürüst olayım, hikayenin sonunda efsane bir plot-twist var sonuna geldiğimde ciddi bir “ya yok artık” dedim. Ben dedim tabii, sizi bilemem.

 

Derin Meseleler

Oynanış ve grafik konusunu aynı paragrafta incelemek istiyorum. Öncelikle oyunumuz 2.5 boyutlu denebilir, yani sadece sağa sola değil yer yer yukarı ve aşağı da gidebilseniz de genellikle sağa veya sola gideceksiniz. Oyunun grafikleri bana sorarsanız gayet güzel, ne çok özensiz ne de muhteşem. Ancak oyunun havasına uygun olduğundan gözümü rahatsız etmedi, üstteki fotoğraflardan da gördüğünüz gibi kontrol ettiğimiz ana karakter Alex etrafında gelişiyor olaylar. Oyunda toplam  yürüme tuşlarını saymazsak 5 adet tuş kullanıyoruz ki üçü de zaten konuşmalarda hangisini seçeceğimizi belirliyor. Onun dışında ponçik bir cep radyomuz ve adanın haritası mevcut elimizde.

 

Konuşma kısmına geçmeden önce hemen radyodan bahsedeyim. Radyo bildiğimiz klasik radyo, ancak adada belli başlı özel yerlerde özel frekanslar var ve sizin bu frekansları bulmanız gerekiyor. Kısacası radyo aslında çok önemli bir araç oyun içinde, bunun dışında belli başlı yerlerde o yerin ne olduğunu anlatan kısa radyo turu gibi şeylerin de frekansını bulabiliyoruz. En son olarak da oyunun müziği gerdi/oyun beni gerdi diyorsanız bazı frekanslarda gayet güzel tınılar var, onlarla gayet güzel bir şekilde stres atabilirsiniz. Konuşma kısmına geçersek dediğim gibi eğer radyo kullanmıyorsanız o an büyük ihtimalle konuşuyor oluyorsunuz, çünkü neredeyse her şey konuşma üzerine. Bu arada oyunun güzel yanlarından biri, aldığınız kararların oyunun sonuna veya oyun içerisinde npclerin size olan davranışlarını değiştirmesi, yani çok düz bir oyun yok karşımızda hikaye açısından gayet zengin. Ancak dürüst olayım bir noktadan sonra oyun sizi boğabilir çünkü karşınızda yavaş pişen bir hikaye var, sürekli dialog kuruyorsunuz bu yüzden sıkıcı olabilir.

 

Künye:

Yayınlandığı Tarih: 15 Ocak 2016
Geliştirici: Night School Studio
Yayıncı: Night School Studio
Tür: Hikaye, Macera
Platformlar: Mevcut tüm konsollar, Mobil

7.2

Hikaye

8.7/10

Grafik

7.5/10

Müzik

6.5/10

Oynanış

6.0/10

Artıları

  • Seslendirmeler harika
  • Grafikler temaya uyuyor
  • Hikayesi

Eksileri

  • Sabırsız biriyseniz fazlasıyla sıkıcı
  • Sadece konuşma üzerine
  • Hikaye çok yavaş pişiyor

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

%d blogcu bunu beğendi: